Kaba saba görüntülü bir denizcinin kapıldığı platonik aşkı yüzünden, aşkı elde etmek için giriştirği amansız mücadele ve aşkı uğruna yaptığı inanılmaz fedakarlık romanın esas konusunu teşkil eder.
Bir kadın oğlu Gilliat ile birlikte gelerek Guernsey’de perili olduğu söylenen bir ev satın alır. Çocuk büyür, kadın ölür. Gilliat iyi bir balıkçı ve denizci olur.
Eski bir denizci ve adanın ilk vapur sahibi olan Durande yeğeni Deruche ile bir gün kiliseye giderken, Deruche arkasından gelen Gilliat’ı yolda görür ve adını karların üzerine yazar. Bunu gören Gilliat Deruche’nin bu jestini sabit bir fikir haline getirerek o kız tarafından sevilme umuduyla o kıza âşık olur.
Durande ‘nin gemisi, bu bölgelerde yelken açan ilk vapurdur. Özel yapım ve buhar gücü ile çalışan bu vapur bölgedeki en iyi vapurdur. Kaptan Durande bu vapuru sayesinde büyük bir itibar kazanmış olmaktan çok mutludur.
Fakat Durande’nin kaptanı Sieur Clubin, İspanyol kaçakçıları Tamaulipas ile birlikte bir anlaşma yapmıştır. İspanyol kaçakçıları dolandırdıkları paralar ve mallar ile bu gemi ile kaçacaklar ve gemiyi bir adanın kıyısında batırıp terk edeceklerdir.
Bu adamlar yıllar önce büyük miktarda para çalmışlar Durende adlı vapurun kaptanı Clubin’e para vererek bu plana onu da ortak etmişlerdir.
Clubin, vapurun içindekilerin kıyıya kolayca yüzebileceği bir yere kadar vapuru kıyıya yanaştıracak gemiyi adanın resiflerinde karaya vurduracak içindeki kaçakçılar da Hanois adasına yüzerek çıkacaklardır. Fakat koyu bir süs yüzünden kaptan Clubin, gemiyi kaçakçılarla anlaştığı yere değil yanlışlıkla Guernsey ve Fransa arasında olan Douvres resifine getirmiştir. Clupin Gemide yalnız kaldığı anda bacağına tutunan bir şey yüzünden denizin içine doğru çekilir.
Guernsey’deki herkes geminin karaya vurup enkaz halinde kaldığını duymuştur. Durande’nin enkazından Durandenin motorunu çıkarmak çok önemli hale gelmiştir. Bunun üzerine Durande’nin sahibi batan gemisinden motoru çıkarıp getirecek olan kişiyi güzel yeğen Deruchette ile evlendireceğini ilan eder. Gilliat ortaya çıkarak geminin motorunu getirirsem benimle evlenir misin diye sorar. Deruchette’de motoru getiren kişi ile evleneceğini, başka kimse ile de evlenmeyeceğine yemin eder.
Gilliat derhal işe başlar ve açlığı, susuzluğa ve soğuğa rağmen motoru enkazdan kurtarmaya çalışır. Bir ahtapotla yaptığı bir savaştan sonra Clubin’in iskeletini ve çalınan parayı denizin dibinde bulur.
En sonunda motoru da çıkartarak getirmeyi başarmıştır.. Gilliat, halk tarafından bir kahraman gibi karşılanır. Fakat Gilliat duyduğu bir haber ile şok olmuştur. Çünkü onunla evlenebilmek uğruna bunca şeyi yaptığı Deruchette kasabaya yeni gelen genç rahibin evlenme teklifini kabul ettiğini duymuştur.
Bunun üzerine Gilliat , uğruna bunca zorluklarla savaştığı kadın ile evlenmeyi de reddeder. Üstelik evlenmelerine hatta kaçmalarına dahi yardımcı olurken kendisi de bilinmeyen bir yere doğru yola çıkar.
