Denizcileri deniz tutar mı? Denizcilere sorulan diğer yaygın bir sorulardan biri de budur. Deniz tutması az etki eden bir koşuldur. Her denizciyi deniz tutacak diye bir kaide yoktur.
Deniz Tutması Nedir?
İç kulakta yer alan denge sistemi, beyne vücudun pozisyonunu, hareket edip etmediğini, hangi yönde hareket ettiğini, hızını bildirir. Dengenin sağlanması için çeşitli organlar birlikte çalışır. İç kulak hareketin olup olmadığını ve yönünü belirler. Gözler vücudun uzay içindeki yerini (baş aşağı vs.) ve hareket yönünü belirler. Eklemlerde ve omurgada bulunan basınç reseptörleri vücudun hangi kısmının zeminle temas ettiğini tespit eder. Kaslardaki ve eklemlerdeki algılama reseptörleri vücudun hangi parçasının hangi yönde hareket ettiğini belirler.
Son olarak merkezi sinir sistemi (beyin ve omurilik) bu dört sistemden gelen verileri değerlendirerek koordinasyonu sağlar ve vücudu dengede tutar.
Deniz tutması merkezi sinir sisteminin bu mekanizmalardan farklı farklı mesajlar aldığında tabiri caizse sapıtmasından dolayı ortaya çıkar. Beyin n’oluyor yahu, biri duruyoruz diyor biri gidiyoruz diyor, dik mi duruyoruz yan mı anlaşılmıyor deyip arızaya geçer. Bu arıza zehirlenme ve halüsinasyon belirtilerini andırdığından da kusma refleksi harekete geçer.
Deniz Tutmasının başlıca belirtileri panik duygusu, mide bulantısı, baş ağrısı, baş dönmesi, nabız sayısında artış, tansiyon düşmesi ya da bazı durumlarda yükselmesi, mide civarında baskı hissi ve kusmadır.
Araba tutmasında olduğu gibi bu da herkeste gerçekleşmez ve insanları duruma göre etkiler. Ve bu o kadar önemli bir konu da değildir. İnsanlar yavaş yavaş zaten buna alışıp üstesinden gelebiliyorlar. Denizciler kariyerinin bir döneminde bunu yaşamış olabilirler fakat her bir denizci bunu yaşayacak diye bir kaide yok.